Çanakkale’nin Ayvacık ilçesine bağlı küçük bir belde Gülpınar. Son yıllarda tarihi dokusu, doğal yapısı ve yerel yönetimiyle dikkatleri üzerine çeken bir Batı Anadolu kasabası. Kuzeybatı Anadolu'da Biga yarımadası'nın güneybatısında, Ayvacık’40 Ezine’ye 50 Assos’a 15 km uzaklıkta.
Helenistik döneme ait Apollon Smintheus tapınağı Gülpınar yerleşim alanı içinde bulunuyor. M.Ö 150 yıllarında yapılan tapınak; konusunu Homeros’un İlyada destanından alan kabartmalarıyla ve değişik mimari yapısıyla bugün için Troas bölgesinde tek örnektir. Bu nedenle tapınağında içinde bulunduğu çevresel alan sit alanı olma özelliği taşıyor. Tapınağın arkeolojik kazı çalışmaları Ankara Üniversitesi Öğretim görevlisi Prof Dr. Coşkun Özügünel tarafından yapılmakta. Yörede kazı ekibi (burayı düzeltebilirsin) , belediye ve halkın gönüllü çalışmalarıyla 2 yıldan beri Apollon Smintheus Şenliği düzenleniyor.

Yöre halkı ekonomik kaynağını bölgenin doğal bitki örtüsü olan zeytinlikler, turizm, kamu görevi, balıkçılık ve tarımsal faaliyetlerle sağlıyor. Belediyenin öncülüğüyle 3 yıldan bu yana sürdürülen “organik zeytin yetiştiriciliği” projesi bu yıl ilk ürünlerini vermiş ve ilk ekonomik girdiyi az da olsa sağlayabilmişler. Organik zeytinyağı üretimi değişen dünya koşullarına uyum sağlayabilmenin ve var olma çabasının ciddi bir parçası. Proje şu an 49 zeytin çiftçisinin katılımıyla yürütülüyor ve seneye bu sayının iki katına çıkması bekleniyor. Proje, ortak çıkarların bir araya gelmesi, toplumsal ortak tavrın gelişmesi, yerel yönetimin bölgenin ihtiyaçlarını ve çıkarlarını çok iyi öngörmesi ve bu ihtiyaçlara doğru çözümler getirmesi özelliğiyle temsili bir örnek oluşturuyor.

Ekonomik kalkınma ve bölgede var olan yaşamın sürdürülebilirliği bölge halkının öncelikli talebi. Bu nedenle “Gülpınar Sürdürülebilir Kalkınma Derneğini” kurmuşlar ve dernek yöre kalkınması için arayışlarını sürdürüyor. Son çıkan belediyeler kanunuyla birlikte 350 kişilik beşeri yetersizlikten dolayı belde belediyesi olma hakları ellerinden alınmış durumda. Bu durum kurumsal olarak ciddi bir sorun ve yerel halk belediye olma sıfatlarının ellerinden alınmış olmasına tepkililer. Belediye sorunu çözmek için yakın köylerle işbirliği içinde ve birleşme talebinde bulunmakta. Tüm çabalara rağmen nihai çözüme ulaşılabilmiş değil ve çözüm arayışları devam etmekte.

Gülpınar, denizi, güneşi, taş evleri, altın sarısı kumsalı, uzayıp giden zeytinlikleri ve dönemeçli yollarıyla tipik bir Kuzey Ege kasabası aynı zamanda. Tarihi, doğası ve kültürel yapısıyla kent karmaşasını yaşamak istemeyen insanların tatil mekanı olarak seçtikleri bir yer. Bu yönüyle bazı entelektüeller, sanatçılar ve bürokratların tatil evlerinin bulunduğu bir kasaba. Yöre halkı yaz aylarında beldelerini ziyarete gelen misafirleriyle ilişki içindeler. Kent kültürüyle, kentte yaşamadan ve yabancılaşma unsurunun bilinmediği bir ortamda kendi hukuklarını ve ilişkilerini yürütüyorlar.
Tarihin, doğanın, kültür mirasının konaklayıcıları olan buradaki insanlar tıpkı şairin sözlerindeki gibi yaşamayı ciddiye alarak “yetmişinde bile, mesela, zeytin dikerek hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil, ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için, yaşamak yanı ağır bastığından” diyerek yaşamaya devam ediyorlar….